Ünlü sanatçı, sanat güneşimiz Zeki Müren’in yaşamının son on yılını geçirdiği evi Kültür Bakanlığı tarafından 2011 yılında müzeye dönüştürülerek ziyarete açıldı. Müze içerisinde sanatçının eşyaları, kıyafetleri, aldığı ödüller, yağlı boya tablolar, günlük yaşamında kullandığı gereçler ile hayranlarının yazdığı mektuplar olmak üzere sanatçıya ait toplam 370 parça esere yer verilmiş.
Evin ilk
girişinde ünlü sanatçının evdeki tüm vaktini geçirdiği oturma odası yer alıyor. Oturma grubu olarak
sedir kullanılmış. Zeki Müren’in dışarıdaki renkli ve hareketli yaşamına karşın
evinde sade ve mütevazi bir yaşam sürdüğünü görüyoruz. Ünlü sanatçının vaktinin
büyük bölümünü geçirdiği bu odada gazete okuduğu, şiirlerini yazdığını,ziyaretine
gelen konuklarını burada ağırlayıp onlarla uzun söyleşiler yaptığını düşünmek
mümkün. Bu odada sergilenen bazı eşyaların sanatçının
ölümünden sonra İstanbul’daki evinden
getirilmiş. Odada Osmanlıca 1329 tarihi yazılı olan değerli bir tablo da
sergileniyor. Sanatçı nazara çok inandığı için bu odada ve evinin diğer
bölümlerinde bol miktarda nazarlık serpiştirilmiş.
Müzeyi
gezenler Zeki Müren tarafından yorumlanan şarkıları dinleme imkanı bulabiliyorlar.
Günün belirli saatlerinde ünlü sanatçının pek bilinmeyen şiirlerini okuduğu bir
kasetinin seslendirildiği bahsedilmesine karşın bizim gezi saatimizde bu güzel
şiirlerini dinleme imkanı bulamadık.
İki katlı
evin ön tarafında yer alan küçük bir bahçenin içersinde ünlü sanatçının bronzdan yapılmış bir heykeli
yer alıyor. Ayrıca Zeki Müren’in kırmızı renkli otomobili de yine bu bahçe
içerisinde ziyaretçilerin ilgisine sunulmuş. Müzeden ayrılırken, Zeki Müren’in unutulmayan
repliğinin yazılı olduğu bu yazıtın beni hüzünlendirdiğini
söyleyebilirim.
Mesut Bahtiyar
Kimsesizlerin
kimsesizim
Kimsesizim.
Yalnızların
yalnızıyım
Yalnızım.
Dertlilerin
dertlisiyim
Dertliyim.
Aşıkların
aşıkıyım
Aşıkım.
İsmim
Mesut, göbek adım Bahtiyar.
Yıllarca hep
böyle bildiniz siz.
Mesut
Bahtiyar’dan
Şarkılar
dinlediniz.
Zeki Müren
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder