Manisa
Kalesi
Manisa
Spil Dağı’nın kuzey yamaçlarında bulunan kale, dış kale ve
iç kale olmak üzere iki bölümdür.
İç
kalenin ne zaman yapılandırıldığı hakkında bir bilgi
yoktur. Dış kalenin İznik Rum İmparatoru olan İonnes Dukas
Batatzes tarafından 1222 yılında yaptırıldığı biliniyor. Dış
kalenin uzunluğu yaklaşık 4.5 kilometre, iç kalenin ki ise 1.7
kilometredir. Kale dönemin mimarisine uygun olarak tuğla ve taş
kullanılarak örgü tekniği ile inşa edilmiştir.
Dış
kalenin üzerinde belirli aralıklarla sıralanmış 13 gözetleme
kulesi ( burç ) ve yedi tane kapısı
vardı. Şehre açılan en büyük kapı surların kuzey
tarafındadır. Bu kapı demir parmaklıklarla güçlendirilmişti.
Beşgen
bir plana göre yapılmış olan iç kale “Sandık Kale” olarak
adlandırılmış. İç kalenin surları üzerinde yedi kule
bulunuyordu. Evliya Çelebi’nin ünlü gezi kitabı Seyahatname’de
kalenin içerisinde otuz ev, ambarlar, iki sarnıç ve bir cami
bulunduğundan bahseder.
Bu
buluntulardan günümüze sadece sarnıç kalıntıları ulaşabildi.
Manisa
Yoğurtçu Kalesi
Manisa’ya
21 kilometre uzaklıkta bulunan Muradiye Mahallesi Uzunburun Köyü
yakınlarında, Gediz vadisine hakim bir kayalığın üzerinde
bulunuyor. Kalenin ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmemesine
karşın, çok stratejik bir noktada bulunması nedeniyle gözetleme
ve erken haber almak amacıyla inşa edildiğini düşündürüyor.
Kale
kesme taş ve moloz kullanılarak kare şeklinde inşa edilmiş.
Etrafını çeviren surları iç ve dış kale olarak bilinen iki
bölümden oluşuyor. Günümüzde güney kısmının sur yapısı
kısmen belirgin. Diğer yönlerdeki yapılaşmalar zaman içerisinde
yıkılmış. Dış surlarda belirli aralıklarla dizilmiş
gözetleme kuleleri izleniyor. İç sur duvarları ile kalenin
içerisinde bulunan yapılardan günümüze çok az kalıntı
ulaştı. Belirli bölgelerde seçilen dış sur duvarlarının çoğu
yıkık durumda. Arkeolojik bir kazı yapılmadığı için kale
hakkında bilinenler bu kadarla sınırlı.
Sosandra Manastırı
Bizans
İmparatorluğunun bölgede hüküm sürdüğü son zamanlar olan
12.yüzyıl sonları ve 13.yüzyıl başlarında kale manastır
olarak kullanılmış. O zamanlardaki ismi Sosandra Manastırıdır.
Üç tarafı sarp kayalıklar ile çevrili ve gözlerden uzak bir
konumdadır. Ayrıca etrafının surlarla çevrili olması da
manastır yerleşkesi için uygun bir konum yaratmaktadır.
Manastır top ateşine tutuldu
Manisa
bölgesinin Osmanlı yönetimine geçtiği yıllarda bu yapının
hristiyanların toplanma merkezi olmaması ve hristiyanlıkla ilgili
eserlerin bölgeden silinmesi düşüncesiyle bina ağır top ateşine
tutuldu. Bunun sonucunda ağır zarar gördü. Sur duvarlarının
çoğu ve içerisindeki yapılar yıkıldı. Cumhuriyet ilanına
kadar metruk durumda kalan yapı bu yıllarda bölgeye yerleşen
yörükler tarafından yoğurt imali ve depolanması amacıyla
kullanıldığından halk arasında ‘Yoğurtçu Kalesi’ ismi
verilmiş ve bu isim günümüze kadar ulaşmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder