15 Ağustos 2014 Cuma

MANİSA'NIN İKİ KALESİ

                                                       Manisa Kalesi
Manisa Spil Dağı’nın kuzey yamaçlarında bulunan kale, dış kale ve iç kale olmak üzere iki bölümdür.
İç kalenin ne zaman yapılandırıldığı hakkında bir bilgi yoktur. Dış kalenin İznik Rum İmparatoru olan İonnes Dukas Batatzes tarafından 1222 yılında yaptırıldığı biliniyor. Dış kalenin uzunluğu yaklaşık 4.5 kilometre, iç kalenin ki ise 1.7 kilometredir. Kale dönemin mimarisine uygun olarak tuğla ve taş kullanılarak örgü tekniği ile inşa edilmiştir.
Dış kalenin üzerinde belirli aralıklarla sıralanmış 13 gözetleme kulesi ( burç ) ve yedi tane kapısı vardı. Şehre açılan en büyük kapı surların kuzey tarafındadır. Bu kapı demir parmaklıklarla güçlendirilmişti.
Beşgen bir plana göre yapılmış olan iç kale “Sandık Kale” olarak adlandırılmış. İç kalenin surları üzerinde yedi kule bulunuyordu. Evliya Çelebi’nin ünlü gezi kitabı Seyahatname’de kalenin içerisinde otuz ev, ambarlar, iki sarnıç ve bir cami bulunduğundan bahseder.
Bu buluntulardan günümüze sadece sarnıç kalıntıları ulaşabildi.


                                                           Manisa Yoğurtçu Kalesi
Manisa’ya 21 kilometre uzaklıkta bulunan Muradiye Mahallesi Uzunburun Köyü yakınlarında, Gediz vadisine hakim bir kayalığın üzerinde bulunuyor. Kalenin ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmemesine karşın, çok stratejik bir noktada bulunması nedeniyle gözetleme ve erken haber almak amacıyla inşa edildiğini düşündürüyor.
Kale kesme taş ve moloz kullanılarak kare şeklinde inşa edilmiş. Etrafını çeviren surları iç ve dış kale olarak bilinen iki bölümden oluşuyor. Günümüzde güney kısmının sur yapısı kısmen belirgin. Diğer yönlerdeki yapılaşmalar zaman içerisinde yıkılmış. Dış surlarda belirli aralıklarla dizilmiş gözetleme kuleleri izleniyor. İç sur duvarları ile kalenin içerisinde bulunan yapılardan günümüze çok az kalıntı ulaştı. Belirli bölgelerde seçilen dış sur duvarlarının çoğu yıkık durumda. Arkeolojik bir kazı yapılmadığı için kale hakkında bilinenler bu kadarla sınırlı.
Sosandra  Manastırı
Bizans İmparatorluğunun bölgede hüküm sürdüğü son zamanlar olan 12.yüzyıl sonları ve 13.yüzyıl başlarında kale manastır olarak kullanılmış. O zamanlardaki ismi Sosandra Manastırıdır. Üç tarafı sarp kayalıklar ile çevrili ve gözlerden uzak bir konumdadır. Ayrıca etrafının surlarla çevrili olması da manastır yerleşkesi için uygun bir konum yaratmaktadır.
Manastır top ateşine tutuldu
Manisa bölgesinin Osmanlı yönetimine geçtiği yıllarda bu yapının hristiyanların toplanma merkezi olmaması ve hristiyanlıkla ilgili eserlerin bölgeden silinmesi düşüncesiyle bina ağır top ateşine tutuldu. Bunun sonucunda ağır zarar gördü. Sur duvarlarının çoğu ve içerisindeki yapılar yıkıldı. Cumhuriyet ilanına kadar metruk durumda kalan yapı bu yıllarda bölgeye yerleşen yörükler tarafından yoğurt imali ve depolanması amacıyla kullanıldığından halk arasında ‘Yoğurtçu Kalesi’ ismi verilmiş ve bu isim günümüze kadar ulaşmıştır.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder