17 Ağustos 2014 Pazar

MAGNESİA ( Magnesia Ad Maeandrum

Germencik İlçesi Tekinköy ‘de bulunan Magnesia Antik Kenti,   Manisa yakınlarında bulunan aynı adlı yerleşim ile karıştırılmaması için Menderes Magnesia’sı ( Magnesia ad Maeandrum ) ismiyle bilinir.  Kuzey Yunanistan’da oturan Magnetler, Tanrıları  Apollon’un kehaneti üzerine yurtlarını terk ederek önce Girit’e, oradan da Anadolu’ya geçerek bu şehri kurarlar. Yerleşim  kısa bir süre sonra Kimmerler tarafından yağmalanır. Kent  bu olaydan sonra kendisini toparlamaya çalışırken bu sefer  Pers işgaline uğrar. Menderes nehrinin taşması ve salgın hastalıklar nedeniyle bir görüşe göre de Menderes nehrinin alüvyonları şehrin limanı kapanınca, şehir ilk kurulduğu yerden bu günkü Gümüş Çay’ın kenarına  gelir. Şehir bundan sonra sırasıyla Büyük İskender, Seleukoslar, Bergama ve Roma  hakimiyetine girer. 12. yy’da Bizans’a bağlı bir psikoposluk merkezidir. 13. yy’da Aydınoğulları yönetimine giren şehir bir müddet sonra terk edilir.

ARTEMİS  TAPINAĞI
Şehirdeki en önemli bulgu Artemis Tapınağıdır. Magnesia’nın ana tapınımı ‘ Artemis Leukophryene’  kültüydü. İ.Ö. 3. yy’da yapılmış olan bu tapınak  Anadolu’da Helenistik Döneme ait en büyük dördüncü tapınaktır.
 Her biri  11.8 metre yüksekliğinde olan kısa kenarında sekiz, uzun kenarında ise  on beş adet  İon tarzı sütun vardı. Tapınak bu sütunların içerİsinde ki özel bir bölmede yer alıyordu. Tapınakta özel yapılmış pencereler vardı. Dolunay zamanları  gece yarısı bu pencereler  açılarak ay ışığının bu pencereden içeri süzülerek   tanrıçanın heykelinin üzerine düşmesi sağlanırdı. Böyle zamanlarda yapılan törenler halkın büyük ilgisi çeker, bir yerde de korku ve panik yaratırdı. Epipheneia denilen törenlerde ise tüm kapılar açılarak özel ışık düzeniyle  aydınlatılmış olan heykel halka gösterilirdi. Bu muhteşem tapınağın sadece temelleri günümüze ulaşabilmiştir. Yapının batı cephesindeki mermer döşeme blokların üzerinde kurbanlıkların bağlandığı on iki adet halka yuvası vardı. Kutsal alanın üç tarafı stroa ile çevrilmişti.
                                             DİĞER  BULGULAR

Magnesia şehrinin tiyatrosu kentin kuzey tarafında bulunan bir yamaca dayalıydı. 3000 kişilik olduğu düşünülen bu tiyatro dış akınlar sırasında tahrip edildiğinden sadece yan duvarları belli oluyor. Dağa gömülü bir stadyum ile büyük bir gymnasium ve nekropol alanı bulunmaktadır. Agora Dor düzeninde stroa’lar ile çevriliydi. Büyük bir alana yayılan agoranın doğu ve batısında iki büyük kapısı vardı.  Agora yakınlarında bulunan iki katlı yapı, Bizans Döneminde kiliseye çevrildi. Meydanın güney yarısında görülen tapınak kalıntısının Zeus Sosipolis’e adanmış bir  kült alanı olduğu düşünülüyor. 









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder