11 Ağustos 2014 Pazartesi

ÇEŞME’YE GİDERKEN YOL ÜZERİNDE

ÇEŞME’YE 
Çeşme ile Sakız Adası arasında ticaretin gelişmeye başladığı yıllarda ticari malların İzmir ve Çeşme arasında gidip gelebilmesi için bir yol gereksinmesi oluştu. Bunun üzerine Çeşme’den başlayarak tüm yarımadayı boydan boya geçen ve dört saatte İzmir’e ulaşabilen dar ve şose bir yol inşa edilir. Bu eski yoldan günümüze ulaşan üç köprünün iki tanesi Urla’nın İçmeler bölgesinde, diğerlerine göre sağlam olarak kalmış üçüncüsü ise Zeytinler köyü civarındadır.
1960 yılında yapımına başlanıp kısa bir sürede tamamlanan iki şeritli asfalt yol zaman içerisinde ihtiyacı karşılamaz.Bunun üzerine yapımına 1995 yılında başlanan otoban ile İzmir Çeşme arasındaki ulaşım modern bir seviyeye ulaşmıştır.
Çeşme’ye gelmeden Urla yakınlarındaki Klazomenai antik kentini ve bunun içerisinde yer alan dünyanın ilk zeytinyağı fabrikası ziyaret edilmesi gerekli olan yerlerin başında gelir. Ayrıca yol üzerinde tarihi rüzgar değirmenlerini, rüzgar pervanelerini ve Çeşme ile özgünleşmiş pek çok doğal güzelliği görebilirsiniz.







                YEL DEĞİRMENLERİNDEN RÜZGAR PERVANELERİNE
Batı Anadolu’nun pek çok bölgesinde rastlanan yel değirmenleri antik çağlardan beri çeşitli uygarlıklara tarafından rüzgar enerjisinden faydalanmak amacıyla kullanılmıştır.
Çeşme yarımadasının üç tarafı denizlerle çevrili olduğundan çok rüzgar alan bir coğrafi özelliği vardır. Dolaysıyla tarih içersinde bu rüzgarlardan en iyi şekilde yararlanmak amacıyla yel değirmenlerinden bol miktarda inşa edilmiştir.
Günümüzde de rüzgarı elektrik enerjisine çevirmek amacıyla rüzgar pervaneleri      ( rüzgar santralleri ) Çeşme ve civarında yoğun olarak kurulmaktadır.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder