Artemis
tapınağı seçkin ve özel Yunan yapılarında olduğu gibi özel bir estetiğe
sahiptir. Bu özelliğini yatay ve dikey
düzlemlerde hafif sapmalar olarak ta tanımlayabiliriz. Tapınak büyük bir
kürenin yüzeyindeki küçük bir dikdörtgene benzeyen ve dört köşeden merkeze
doğru yükselen bir kavse sahiptir.
Tapınağın uzun kenarının kavsi uzatıldığı taktirde yarıçapı 14-18 km arasında olan büyük bir
dairenin parçası olduğu görülür. Ayrıca sütun gövdelerinin kalın olmasına
karşın sütunlar yukarı doğru uzandıkça
incelme gösterir. Sütun kaide ve başlıklarındaki bezemeler Yunan
sanatına ait olan özellikleri içermektedir. Sütunlar üzerindeki dar veya geniş
yivli kanallar sütuna keskin bir görüntü verir.
Sütun kaideleri Asyalı İonik olarak adlandırılan tiptedir. Herhangi bir
sembolik anlam taşımayan örgü, burma gibi motiflerin yanı sıra bazı kaidelerinde akrep, salyangoz, meşe
yaprakları ve çelenk süslemelerini görmekteyiz. Sıra dışı bir tasarıma sahip
olan yüksek sütun ayakları Helenistik dönem özellikleri taşır. Sunak alanı tapınağa çok yakındır. Bu standart
Grek uygulanmasında pek rastlanmayan bir özelliktir. Artemis tapınağında
görülen diğer ilginç bir değişiklikte genellikle tapınaklarda sunağın merdivenlerinin tapınak tarafından farklı bir yöne bakar. Burada
ise bu kurala uyulmayıp sunağa giden
basamaklar tapınağa bakacak şekilde inşa edilmiş. 170-200 yıllarında yeni
düzenleme ile tapınak Antonius Pius ile karısı Faustina’ya ayrılmıştı. Tapınak
alanı Roma İmparatorluğunun İS 4.yy’da hristiyanlığı kabul etmesi ve tapınak
şeklindeki tapınım alanları yasaklamasıyla gözden tamamen düştü. Tapınağın
doğusunda yer alan kapının yanındaki hac işareti hristiyanlık dönemlerinde
yapıldığı düşünülüyor. Mabet yerinin yakınlarında ise küçük kilise
bu tarihle uyumludur.
Tapınak Yazıtları
Yunan
tapınak mimarisinde duvar yazıtları dönem ile ilgili önemli bilgiler verirler.
Bu tapınaktaki uzunca bir metin
şeklindeki yunanca yazıtlar, tapınağın
batı ucundaki sundurma duvarının iç kısmındadır. Bu yazıt kısmen silinmiş ve
tapınakta Roma döneminde yapılan değişikler nedeniyle üzerleri kapatılmış olsa da okunabilmiştir.
Metinde İÖ.4.yy’da Mnsimachus adlı kişiye 1325 altın borç verildiğini ve bu
borcu nedeniyle bu kişinin tüm mallarına ipotek konulduğu ve tüm borcunu
ödeyene kadar tüm mallarının koruma altına alındığı yazılıdır.
Ayrıca borçlanma koşullarını ve bunların ödenmemesi halinde verilecek
cezaları sıralamaktadır. Bu belge tapınakların o devirlerde bir banka gibi
çalıştığını ve bu yolla para kazandıklarını gösteriyor. Yazıtta ayrıca Sardes
ve çevresinin topografik özellikleri ile o dönemde civarda bulunan köy, bahçe, nehir, dağ ve
çiftliklerin yerleri ve yerel adları gibi
önemli bilgiler vermektedir.
Tapınağın
batı ucundaki bir sütun üzerinde ‘Bana gölge olurmusun ?‘ yazısı okunmuştur.
Doğu ve batı sundurmalarındaki kaideler üzerinde yazılı olan iki isim
muhtemelen sütunları bağışlayanların isimleridir. Bireyler tarafından
tapınaklara sütun bağışlanması Batı Anadolu’daki bir çok yerleşimde görülmüştür.
Heredot’un yazdıklarına göre Efes’teki Artemis tapınağının sütunlarının çoğu
Kral Kroisos tarafından bağışlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder