30 Temmuz 2014 Çarşamba

UYUŞTURUCU KULLANANLARIN TEDAVİSİ

Uyuşturucu madde bağımlılığın tedavisinin çok boyutlu olması nedeniyle başarılı olabilmek için kişinin sosyal ve psikolojik sorunlarının birlikte ele alınması gerekir. Başarıdaki en önemli konu kişinin tedavi olmayı kabul etmesi vede bu alışkanlığından kurtulmayı gerçekten istemesidir. Bu çok önemlidir. Tedavi olmayı istemez veya bunun için zorlanırsa, bir müddet sonra tekrar aynı alışkanlığına devam eder. Ayaktan tedavi mümkün olmadığında sağıtım hastanede vede bu tür hastalar için ayrılmış özel odalarda yapılmalıdır. Bağımlı kendi istediği ile hastaneye gelmeli, tedavi alacağı kuruma güvenmeli ve iyi olacağına inanmalıdır.
Hastaneye yatan kişi doktorundan hiçbir alışkanlığını gizlememesi gerekir.  Birden fazla madde bağımlılığı olanlar genellikle bir tanesini söyleyip diğerlerini gizlerler. Bu doğru değildir. Kullandığı tüm maddeleri,alış sıklığını vede biliniyorsa saflık derecelerini açık açık söylemelidir.

Bağımlının uyuşturucu alışkanlıkları hakkında fikir sahibi olunduktan sonra bunların yarattığı komplikasyonların anlaşılabilmesi için kan ve idrar analizleri alınıp, gerekli olan röntgen filmleri çekilir. Hastada ayrıca kan, idrar ve tükürüğünden uyuşturucu tayini yapılarak kullandığı maddeler ve bunların dozajı hakkında bilgi sahibi olunur. Bunlar tamamlandıktan sonra kişinin tedavisine geçilir. İlk olarak kişisel veya grup terapisi şeklinde uygulanan psikolojik tedavidir. Alışkanlıklarının verdiği zararlar anlatılıp tedavi ilkelerine uyarsa bunlardan kesin olarak kurtulacağı ayrıntılı olarak anlatılır. Aynı alışkanlığı olan diğer hastalarla sık sık görüşmesi ve madde kullanımı nedeniyle başlarından geçen olumsuzlukları anlatmaları faydalıdır. Bazı ziyaretçiler yanlarında uyuşturucu getirdiklerinden ilk günlerde ziyaretçi kabul edilmez. Bu genel bir kural olup baştan bilinmesi daha sonra oluşacak sıkıntıları ortadan kaldırır.  Damar yoluyla uyuşturucu kullananların tedavisi diğerlerine göre daha uzun sürdüğü bilinmeli ve sabırlı olunmalıdır.

Kullanılmış olan uyuşturucu maddeler,  kişinin organizmasında mutlaka bir takım zararlar oluşmuştur. Hastanın psikiyatrik ve psikolojik tedavisi devam ederken uyuşturucu kullanımına bağlı olarak oluşmuş diğer problemlerde ortadan kaldırılmaya veya mümkün olduğu kadar azaltılmaya çalışılır.
Hastanede yatarken,ilgi alanına göre tahta boyama, cam boyama, resim yapma gibi hobiler kazandırılmaya çalışılır. İyi bir tedavi için aile ile de görüşülmesi vede onlarında bağımlıya yaklaşımları hakkında bilgi verilmesi gereklidir. Bunun için haftanın belirli günleri ailelere açıklayıcı ve yön gösterici toplantılar yapılarak davranış biçimleri belirlenir.

Hastanedeki tedavi genel olarak 15 günde tamamlanır. Yoğun ve uzun süreli alışkanlığı olanların tedavisi ise yaklaşık 30 gün sürer. Gerekli olan durumlarda hastaneden çıktıktan sonra tedaviye ayaktan devam edilir.

Uyuşturucu kullanan kişilerin yeni hayatlarına uyum göstermeleri ve ortam değişliği sağlamak amacıyla bir müddet başka evlerde yaşamaları faydalı olur.
Hastaneden çıktıktan sonraki Rehabilitasyon dönemi, kişinin fiziki, psikolojik ve sosyal yönden güç kazanması için önemli bir devredir.  Karşılaştığı sorunlarla tek başına mücadele etmesini sağlamak ve toplumda faydalı bir kişi olarak yaşantısını sürdürebilmek için yapılan çalışmaları içerir. Bu nedenle hastaneden çıktıktan sonra kendi mesleğine ve yapısına uygun bir işe yerleştirilmeye çalışılır. Bu konuda yardımcı olunabileceği söylenir fakat söz verilmemelidir.

Tüm yönleriyle uyuşturucudan ve yarattığı komplikasyonlardan kurtulmuş olan kişi hastaneden çıktıktan sonra bu maddeleri tekrar kullanmayacağı konusunda kararlı olursa tedavi yüzde yüz başarı ile sonuçlanır. Uyuşturucu kullananların bir müddet sonra tekrar alışkanlıklarına yeniden döndükleri sık görülen bir durumdur. Araştırmalar göstermiştir ki uyuşturucuları bıraktıktan sonra bir kere bile almak, tekrar aynı yoğunlukta bağımlılığın oluşmasına sebep olmaktadır. O halde tedavi olduktan sonra bu maddelerin yaşam boyu bir daha kullanılmaması gerekir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder