Büyük İskenderin bile fethedemeyip kapısından dönmek üzereyken, davetle içeri girebildiği Prenses Ada ‘nın muhteşem şehri.
Mayıs ayında bir Pazar günü.Bu günkü yolculuğumuz Prenses Ada’nın şehri Alinda. İzmir Aydın otobanından çıkıp Çine yönüne yolumuza devam
ediyoruz. Yol üstündeki kahve renkli
Alinda levhasından, sağ tarafa dönüp yaklaşık 25-30 km sonra Karpuzlu’ya ulaştık. Bu günkü gezi programımızı
oluşturan Alinda Karpuzlu İlçe sınırları
içerisinde kalan bir dağın yamacına kurulmuş.
Kent ile ilgili ilk bilgiler İÖ
340 yılına kadar uzanır. Bunlardan şehrin
ilk temellerinin Karya’lılar tarafından atıldığını öğreniyoruz. Artemisia’nın ölümünden sonra Karia’nın başına geçen Prenses
Ada erkek kardeşi Piksodaros tarafından Halikarnassos’tan
uzaklaştırılıp Alinda’ya sürgüne yollanır. O zamanlarda küçük bir kale olan Alinda, Prenses Ada’nın
çabalarıyla gelişip büyük bir yerleşime dönüşür. Şehrin gelişmesiyle etrafı surlarla çevrilip,güvenliği için birçok yere
gözetleme kuleleri konur.Yerleşiminde üst bölgelerde konut alanları alt kısımlarda
ise alışveriş mekanları vardır. Şehrin
büyümesiyle büyük bir tiyatro ve iki adet tapınak alanı inşa edilir.
BÜYÜK İSKENDER ALİNDA’DA
Bu dönemde bölgenin tamamında söz
sahibi olan Büyük İskender Alindayı da ele geçirmek ister. Kalın sur duvarları ve
düzenli bir ordusu bulunan şehir, bu saldırıların tamamını püskürtür. Şehri alamadan
bu bölgeden ayrılmakta olan Büyük İskender’e Prenses Ada şehrin kapılarını
açarak içeri davet eder.
Bundan çok hoşlanan İskender, Karia bölgesini ele geçirdikten sonra
ülkenin yönetimini Prenses Ada’ya bırakarak ve kendi seferlerini sürdürür.Bu
dönemden hemen sonra Ada, Alinda’nın isminin
Alexandria by Latmos, Latmos İskenderiyesi olarak değiştirir.Şehirle ilgili
bilgilere İÖ 270-210 tarihleri arasında hüküm süren Roma imparatoru
Olympikhos’un yazıtlarında da rastlıyoruz.
ALİNDAYI GEZİYORUZ
Şehir dik bir yamaç üzerine kurulmuş. Agora alt bölümde diğer kalıntılar
ise tepenin üst kısımlarında. İki aşamalı bir gezi olacak..İlk agora..Antik şehirlerde pek görülmeyen üç katlı olan bu agora
Karpuzlu’nun yanında..Antik şehirlerde
agora alış veriş mekanlarının ve resmi devlet dairelerinin birlikte bulunduğu mekanlar
olarak bilinir. Her antik şehirde genellikle şehrin merkezinde bulunan agora
burada biraz farklılık göstererek şehrin doğusunda kalan dik bir yamacın başlangıç kısmında.
Yürüyerek şehrin üst kısımlarına ulaşmak mümkün olduğu halde biz
arabayla çıkmayı tercih ettik. Yamaç oldukça dik..Havada çok sıcak.Alinda’yı
gezmek için buradan dağın üstüne doğru giden asfalt yolu izliyoruz. Yol düzenli, otoparkı var. İlk gördüğümüz su kemerleri. Şehir dağın üzerinde kurulmuş
olduğundan su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmış. Günümüze ulaşanlar sadece bu bölümde olanlar. Genede görüntüsü güzel.
Şehri
çevreleyen surları da görmeniz mümkün. Aralıkla yapılmış gözetleme kuleleri
ovadan gelebilecek bir saldırıyı erken saptamak amacıyla düşünülmüş.
Şehrin içerisine
doğru yürürken halk arasında yedi olan sayısından ötürü yedigözler diye bilinen
su sarnıçlarını görüyoruz.Yağmur suyundan faydalanmak amacıyla yapılan
sarnıçların bu kadar büyük ve düzenli olanlarını ilk defa Alinda’da gördüğümü
belirtmeliyim.İki tonozlu geçidi olan
tiyatrosu şehir için büyük bir yapı.
Çevre duvarları bozulmamış, oturma yerlerinin bazıları ve sahnenin bir
bölümü yıkık.
Tiyatro içerisinde kendiliğinden
yetişen zeytin ağaçları tiyatroya büyük zarar vermekte. Ağaçların
dışarıda kalan kökleri oturma bölümlerinin bütünlüğünün bozulmasına yol açıyor.
Bu sorun mutlaka çözülmeli. Bunu
önlemediğimiz taktirde tiyatronun çok
zarar göreceğini düşünüyorum.Şehrin iki adet olan tapınağı Tiyatronun kuzey
batısında..Şehrin içerisine dağılmış muhtelif yapılar,taş mezarlar
seçilmekte...Agoranın bu bölgeden
görüntüsü büyüklüğü hakkında daha çok bilgi sahibi olmamızı sağlıyor.
Alinda büyük bir şehir..daha
kazı yapılmamış. Kazılar sonucunda ciddi buluntulara ulaşılacağını
düşünerek yolumuz üzerindeki Alabanda’ya gitmek üzere buradan ayrılıyoruz.
Şehir umduğumuzdan büyük, çok iyi bir gezi oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder