Karanlıkların
ve büyülerin güçlü tanrıçası Hekate’ye ibadet alanı..
Yunan
mitolojisinin en korkulan tanrıçalarından birisi olan Hekate’nin
gök, deniz ve yeraltında sözünün geçtiğine inanılırdı. İlk
önceleri iyi yürekli bir tanrıça olarak bilinmesine rağmen zaman
içerisinde huy değiştirerek hayalet ve kötülük tanrıçasına
dönüştüğüne ve ayın yükseldiği zamanlarda mezarlıklarda ve
ıssız yollarda dolaştığına inanılırdı. Köpekler
ulumalarıyla onu selamlarmış. Bilhassa ayın hilal şeklini
aldığında köpeklerin uluması halkta heyecan yaratmış. Böyle
zamanlarda tanrıçaya ikram için yollara yiyecek ve içecek
maddeleri bırakılarak onun şerrinden korunmaya çalışılırdı.
Hekate hayalet kılığına girebildiğine ve ölülerin ruhlarıyla
birlikte gezdiğine inanılırmış.
O
çağlarda herkesin çekindiği ve korktuğu tanrıça için, antik
şehir Stratonikeia ‘nın yakınlarında bulunan Lagina’da büyük
bir ibadet alanı oluşturulmuş. Her sene anma törenlerinin yanı
sıra dört yılda birde çok büyük bir şölen yaparak tanrıça
anılırdı. O tören sırasında ibadet alanının sembolik
anahtarını Stratonikeia’ya götürüp getirilerek şehrin
tanrıçaya bağlı olduğunu gösterilmeye çalışılmış.
LAGİNA
Yatağan
ilçemiz Turgut Köy yakınlarında yer alan bu kutsal alanın
mermerden yapılmış muhteşem bir kapısı vardı. Buradan içeri
girildiğinde her tarafı mermer ile kaplı bir alana geçilirdi. Bu
alanın çevresi de aynı taşlardan oluşturulmuş bir duvar ile
çevrilmişti. Bu bölgede kutsal havuz, heykel kaideleri, tanrıca
adına yaptırılmış büyük bir tapınak, üzerinde kurbanların
kesildiği bir alanın olduğu biliniyor. Kutsal alan içerisinde
yaşayan halka ileri demosluk hakkı tanınmıştı. Bu
imparatorluğa bağlı memur anlamına geliyordu. Bu ayrıcalık
nedeniyle o devirlerde pek çok kişi bu bölgede yaşamak istemesine
karşın sadece özel izin alanların yerleşmesine izin
verilirdi. Lagina ve çevresinde kira gelirleri bu kutsal alana ait
olan pek çok tarım arazisi vardı. Buralardan elde edilen
gelirlerin tapınağın masrafları ve burada yaşayanlar için
harcandığı biliniyor. Son dönemlerde yapılan araştırmalar
Lagina kutsal alanının Bizans döneminde de dinsel bir merkez
olarak kullanıldığını belirledi.
Tarih
içerisinde Lagina pek çok araştırmacının ilgisi çekti. Osmanlı
döneminde ilk Türk arkeolojik kazılarının burada yapıldı.
1891-1892 yılları arasında Osman Hamdi Bey’in başkanlığında
yapılan kazılarda çıkan eserleri İstanbul Arkeoloji Müzesine
taşıdı. Hekate tapınağından çıkartılan mermer kabartmalar
İstanbul Arkeoloji Müzesinin en değerli eserleri arasında yer
alıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder