10 Ağustos 2014 Pazar

DALYANKÖY

Çeşme yarım adasının kuzeyinde Çeşme’ye dört kilometre uzaklıkta olan bir dalyanın çevresinde kurulmuş  sevimli bir yerleşim birimidir. Çeşme ile Dalyanköy arasındaki ulaşım, uzun yıllar boyunca Çeşme çarşısının içerisinden başlayıp Dalyanköy’e kadar uzanan dar bir yolla sağlanırdı. Günümüzde pek kullanılmayan bu yol üzerinde eskiden çok büyük bir kilise yer alırmış. Bu kiliseden günümüze sadece mermerden  yapılmış giriş kapısı ulaşabilmiş..Bunun yakınlarında  Çeşme taşlarından yapılmış olan  bir çeşme’de   dikkat çeker. Günümüzde Dalyanköy’e  rahat ve geniş bir yolla ulaşmak mümkün. Kullanım fonksiyonu olmayan bir değirmen ile  eski bir çeşme burada görülebilecek  tarihi eserlerdir. Bu yol aynı zamanda Ayayorgi, Ayasaranda, Sakız koyu, Ali Bostan koyu, Uç burnu ve Kızıl toprak tepesini birbirine bağlar.
Eski bir Rum balıkçı köyü olan Dalyanköy o zamanlar Köste ismiyle bilinirdi. Burada yaşayan Rumların mübadele ile ayrılmalarından sonra Balkanlardan gelen Türkler bu bölgeye yerleşir.1940 yılında da ismi Dalyanköy olarak değiştirilir.Eski bir Rum köyü olan Dalyanköy’de  Rumlar zamanından kalmış az miktarda evede rastlamak mümkün. Bu evler kendilerine özgü doğal görünümleriyle hemen tanınırlar. Bunları Çeşme evlerinden ayıran en önemli özellik,  buradaki evlerin tamamının Çeşme taşlarından yapılmış olmasıdır.
Dalyanköy içerisindeki Rumlardan kalan kilise günümüzde cami olarak kullanılmakta. Caminin dış duvarları aslına uygun restore edilip, yer mozaikleri ise doğal görüntüsü hiç bozulmadan korunmuş. Dikkat çekici bir özelliği de yer mozaiklerinin Çiftlikköyde’ki kilisenin yer mozaikleri ile aynı olmasıdır. Diğer bir küçük kilise ( şapel ) ise Dalyanköy’ün girişinde sahile yakın bir bölgededir. Harap  görüntüsüyle çevrede yaşayanların  malzeme deposu  olarak kullandıkları bir mekan durumundadır.
Dalyanköy’ün ismini aldığı dalyan, büyük ve korumalı doğal bir limandır. Çeşme’nin en büyük balıkçı barınağı buradadır. Dalyanköy’de yakın tarihlerde oluşturulan  yat limanı,   bu bölgede geliştirilmeye çalışılan turizm çalışmalarına büyük bir ivme vermiştir.
 Dalyanın sağladığı doğal liman, bu bölgede yaşayanların uzun yıllardan beri balıkçılıkla ilgilenmelerini  sağlamıştır. Yöresel mesleği anlatan balıkçı heykeli pek çok balıkçı teknesinin demirlediği Dalyanköy sahilinin hemen yanında yer alır.
Dalyanköy’ün sahil kısmının  çevresinde pek çok balıkçı restoranı  ve kafeterya  bu bölgeye büyük bir hareketlilik getirir. Özellikle yaz akşamlarında Dalyanköy gümüş bir gerdanlığa benzetilir. Dalgasız sularında oynayan ışıklar ,yakamozlar kıyıdaki teknelere vede sahilde yemek yiyenlere şiirsel bir görüntü sunarlar.
Dalyanköy ‘ün limanının üst kısmı pek çok yazlık ev ve site ile vardır. Özellikle pansiyonculuk bu bölgede çok gelişmiş. Dalyanköy plajı küçük olmasına rağmen bu bölgede denize girilecek tek yer olması nedeniyle  yaz aylarında ilgi görür.


                                               Turgut Reis 
 Dalyanköy’de gezerken ünlü Türk denizcisi Turgut Reis’in heykelini görürsünüz. Trablusgarp’ı işgal edip Osmanlı topraklarına katan Turgut Reis 1565 yılındaki Malta kuşatması sırasında hayatını kaybeder. Mezarı Trablusgarp’ta bulunan bir türbededir.
Osmanlı donanmasını oluşturan gemiler düşman saldırılarından korunmak ve gerekli bakımlarını yapabilmek amacıyla genellikle kış aylarında birbirlerinden ayrılarak Ege Denizindeki korumalı koylarda kışın geçmesini beklerlerdi. Bu amaçla Turgut Reis komutasındaki bir kadırga 1525 yılının kış mevsiminde Dalyanköy’de demirlemişti. Bu heykel burada kısa bir süre içinde olsa yaşamış olan kahraman denizcimizin anısına hazırlanmış.
 
                                                   Esinti koyu  
Dalyanköy’ün hemen yanında Ayayorgi  ile Dalyanköy’ün arasında kalan güzel,sessiz ve sakin bir koydur. Ayayorgi’den ve  Dalyanköy’den toprak dar bir yol  buraya  ulaşımı sağlar. Henüz bir yapılaşma yoktur Sürekli düz olan,  temiz  denizi ile sakin bir yerde suya girerek serinlemek isteyenlerin   tercih ettikleri yerlerin başında gelir.Esinti koyundan çıkarken sağdaki toprak yolu izleyip , civarın en yüksek tepelerinden birisi olan  Kızıl toprak tepesine ulaşabilirsiniz. Buradan Esinti ve Ayayorgi koyu ile Ilıca körfezinin enfes manzarasını doya doya seyredebilirsiniz.

1 yorum:

  1. Harika bir anlatim ,cok yardimci oldu gercekten 👍

    YanıtlaSil