Bu yazımda
adı eski, kendi yeni, şehircilik anlayışı ise yepyeni bir şehirden, Eskişehir’den bahsedeceğim.
İlk olarak
Eskişehir’in en büyük parklarından biri olan Bilim Sanat ve Kültür Park’tan söz
etmek istiyorum. Parkın giriş kısmında ilk öğretim düzeyindeki çocukların
istedikleri deneyleri yapmaları için düşünülmüş büyük bir araştırma merkezi
göze çarpıyor. Türkiye’de ilk olan bu
araştırma laboratuarı, genç beyinleri araştırma yapmaya yönlendirme açısından
çok faydalı olduğu kesin.
Daha sonra parkın içerisine girince toplamı
dört olan tren istasyonlarından birisi göze çarpıyor. 1912 model eski bir trenin günümüze uyarlanmasıyla oluşturulmuş mini bir tren tüm fuarın çevresini dolaşıyor.
Trenden indikten sonra genellikle hemen
yakınında bulunan korsan gemisi dikkati
çekince ister istemez o tarafa yöneliyorsunuz. Bir geminin tüm ayrıntıları düşünülerek tasarlanmış. İçerisini gezmek mümkün. Çocuklar bu iç katlı korsan gemisine binmekten
çok memnun. Alt katındaki ufak hapishane ve büyük akvaryum burayı gezen çocukların
özellikle ilgisini çekiyor. Dümenini kullanıyormuş gibi yapıp fotoğraf
çektirenler, kaptan köşküne hatta gözetleme kulesine çıkmaya çalışanlar gemini içerisinde tatlı bir telaş
yaratıyorlar. Korsan gemisini yeterince gezdikten sonra az ilerde bulunan büyük bir şato parkı gezenleri bekliyor. Henüz ziyarete
açılmamış olan şatonun kulelerinin yapımı devam ediyor.
İstanbul’daki Galata kulesi, Diyarbakır
ve Mardin kulelerinin de aralarında bulunduğu toplam 28 adet kule ile
tamamlandığında muhteşem bir görüntüsü olacağı kesin. Kulenin az ilerisindeki Nuh’un gemisinin
modelini görmek mümkün. Çeşitli oyun alanları ve minik evler çocukların güzel
vakit geçirmesi için düşünülmüş.
ŞELALE PARK
Tüm şehri
kuşbakışı gören Şahin tepesi olarak adlandırılan bir tepenin üzerinde modern bir düşünce ile oluşturulmuş
büyük bir park. Park yapıldıktan sonra İçersindeki yapay şelalenin ismiyle
anılmaya başlanmış. Gezi alanları, çocuk oyun parkları ve çeşitli cafelerle
süslenmiş bu alan hem günün yorgunluğunu atmaya hem de tüm Eskişehir’i
seyretmenize olanak veriyor.
BİR ESKİŞEHİR GECESİ
Eskişehir’de
geceler çok hareketli. Özellikle Porsuk çayı çevresinde yer alan sayısız
cafelerden yükselen müzik yoldan geçenleri adeta eğlenceye davet ediyor. Şehrin
caddeleri de çok kalabalık. Çoğu üniversite öğrencilerinden oluşan bu kalabalık
gecenin geç saatlerine kadar şehrin caddelerinde dolaşıyor. Konser salonları,
sinemalar ve diğer eğlene merkezleri de bu kalabalıktan nasibini alıyor.
PORSUK ÇAYINDA GONDOL
GEZİNTİSİ
Yeni bir
düşünce ile tamamen temizlenip sürekli olarak bakımı yapılan Porsuk Çayı,
şehrin simgesi olmaya devam ediyor. Etrafındaki dolaşım ve seyir alanları ve
üzerindeki köprüleri ile Porsuk Çayı modern bir görüntüye kavuşmuş. En ilginci ise
Porsuk Çayı içerisinde Venedik benzeri olarak düşünülen Gondol gezileri. İçerisine dört kişiyi alarak
nehir içerisinde keyifli bir tur yapmanızı sağlıyorlar. Gondola binmek
istemeyenler için büyük gezi motorları bu turu yapmanızı sağlıyorlar. Yaklaşık
yirmi kişi alabilen bu teknelerle Porsuk nehri üzerinde güzel bir gezi yapmak
mümkün.
KURŞUNLU
KÜLLİYESİ
Odun Pazarı
bölgesinde yer alan bu büyük külliye 1515 yılında Yavuz Sultan Selim tarafından
yaptırılmış. Bir cami etrafında tabhane, hanikah, imaret, kervansaray, aşane ve
sıbyan mektebini içine alan ve etrafı duvar ile çevrili geniş bir alan üzerinde
kurulmuş. Kurşunlu külliyesi ismi verilmesinin nedeni tüm bu yapıların
çatısının kurşundan yapılmış olmasından kaynaklanıyor. Külliyenin arka
tarafında bulunan satış stantlarında el işi minyatürler, tahta oymalar ve de
bol miktarda lüle taşından yapılmış eserler ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor.
KENT PARK
Yaz
aylarında denize gidemeyen kent halkına deniz keyfini yaşatmak amacıyla
düşünülmüş yapay bir plaj Kent Park’ın içerisinde yer alıyor. Yazın su
sporlarına da yapılıyor. Bölgenin suyu Porsuk nehrinden geliyor. Su özel filtrelerden
geçirilmesinden sonra burada kullanılıyor. Plajdan başka aynı bölge içerisinde
yer alan biri yarı olimpik olan iki açık yüzme havuzu, oyun grupları, restoran
ve cafeler ile spor alanları yer alıyor. Gül bahçeleri, at binme alanları,
diğer spor alanları ve parkın içerisinde yer alan heykel ve anıtların yer
aldığı mekanlarıyla Kent Park şehrin önemli
bir sosyal alanı olmaya devam ediyor.
ODUN PAZARI
EVLERİ
Odun Pazarı
mahallesi Eskişehir’in simgesi olmuş bir yerleşim. Eskişehir’in ilk yerleşim
yeri olan bu bölgede Osmanlı döneminde yapılmış olan evlerin restore edilmesi
sonrasında ziyaretçilerin ilgisine
sunulmuş. Evler genel olarak inşa edildiği arsanın tümü üzerine kurulduğundan
avlu ve bahçe içermezler. Genellikle 2 katlı bir kısmı ise 3 katlı olarak inşa
edilmiş. Yapılarında genellikle tahta, kerpiç ve moloz kullanılmış. Evlerin alt
katları ahır, üst katları ise yaşam
alanı olarak değerlendirilmiş.
ÇAĞDAŞ CAM SANATLARI MÜZESİ
Cam
sanatçılarını eserlerini sergilemek amacıyla 2007 tarihinde açılmış konusunda
Türkiye’deki ilk müzedir. Müzede Türk ve yabancı cam sanatçılarını eserleri
beğenime sunuluyor. Orta holde bulunan
ve günün muhtelif ışıklarıyla farklı
renklerde görülen bol renkli avize ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Müze üç bölümden oluşur. Birinci bölüm sürekli
sergilenen, ikinci bölüm yeni getirilen cam eserlerine, üçüncü salon ise Cumhuriyet
dönemi Türk kadınlarına ayrılmış . Bu
galeride çağdaş Türk kadının fotoğrafları sergileniyor.
ARKEOJİ MÜZESİ
Üç salondan
oluşan müzede yaklaşık olarak 18.bin arkeolojik eser sergilenmektedir. Birinci
salonda daha çok tunç çağından kalan
hayvan ve insan fosilleri görülüyor. İkinci salon Helen ve Roma dönemi
eserlerine ayrılmış. Üçüncü salon taş eserler bulunuyor. Ayrıca müzede küçük
bir etnografya bölümü ile bahçede sergilene heykel ve küpler görülebilir.
HAVACILIK MÜZESİ
Eskişehir’deki
Hava İkmal komutanlığında görev süresi bitmiş olan uçakların sergilendiği
bir hava müzesidir. Müzenin açık
bölümünde çeşitli dönemlere ait askeri ve sivil uçaklar bulunuyor. Kapalı
bölümünde ise pilot kıyafetleri, havacılık rozetleri ve uçaklara ait parçalar
sergilenmektedir.
ESKİŞEHİR’DEN
DÖNMEDEN
Modern bir
anlayışla oluşturulmuş caddelerinde bol bol dolaşmayı unutmayın. Çağdaş bir
şehircik anlayışını kısa sürede fark edeceksiniz. Şehrin içerisine dağılmış
irili ufaklı heykeller farklı ve zevkli bir görüntü veriyor. Tramvay pek çok
bölgeye ulaşımı sağlıyor. Eh birde Eskişehir’in meşhur çiböreğinden ( ismini
çiğ börek sanırdım ) yemeyi unutmayın derim. Yakınlarınıza lüle taşından bir
hediye alamadıysanız Eskişehir’in ünlü haşhaş ekmeğini veya mat helvasını
götürebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder